Örgütlenmeden Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcımız Hüseyin Birlik, Demokratik Toplum Süreci ve gündemdeki gelişmelere ilişkin Mezopotamya Ajansı’na konuştu.
Birlik, sürecin sadece Kürtlerle değil tüm Türkiye halklarının katılımıyla ilerleyebileceğini belirtti. Sayın Abdullah Öcalan’ın yaptığı açıklamalarda Kürt sorununun tarihsel altyapısının geniş olarak ele alındığını söyleyen Birlik, Kürt Özgürlük Hareketi’nin kurulduğu günden bu yana devlet aklında bir değişimin olmadığına dikkat çekti. Kürtlerin bu devlet aklına karşı direndiğini, her türlü zulme karşı birliğini, kurumlarını ve platformlarını büyüterek durduğunu dile getiren Birlik, “Önderlik 1993’te bu mesele için bir açıklama yapmış ve ‘Bu mesele demokratik yollarla çözülebilir’ demişti. Yani amaç savaş, çatışma, ölüm değildi. Kendisi de tanımlıyor; o dönemde muhatap olsaydı bu mesele demokratik bir yolla çözülecekti” diye belirtti. Abdullah Öcalan’ın o günden bugüne aynı noktada olduğuna dikkat çeken Birlik, “27 Şubat çağrısıyla, aynı gücüyle yine ‘Demokratik temeller üzerinden bu meselenin çözümüne hazırız’ dedi. Sadece Kürt halkı zulüm altında değil. Türkiye’de yaşayan herkes bu zorluktan payını alıyor. Bunun için başlayan süreçte sadece Kürtlerin eliyle, gücüyle bir sonuca varılamaz. Demokrasi, özgürlük, eşitlik ve huzuru isteyenler elini taşın altına koymalıdır. Hatta birebir Türkiye halkının süreci yürütmesi gerekiyor. Bu çağrının Sayın Öcalan tarafından ortaya konması büyük bir fırsattır” ifadelerini kullandı.
Gelinen süreçte birilerinin meseleyi geçmiş yıllardaki gibi zora ve zulme dayalı çözmeye çalışmak istediğine işaret eden Birlik, “Çünkü bu meseleden menfaat elde edenler var. Barış, kardeşlik ve eşitlik isteyen herkesin birliğini büyütmesi gerekiyor. Bu mesele sadece Kürtlerle bağlantılı değil. Evet, esas temeli budur ama kalıcı bir demokrasi olmazsa Türkiye’nin sorunları da çözülmez. Bu süreç bunun için çok önemli. Şu an ırkçılık yapanlar, saldıranlar, bu süreç üzerinden olmayacak şeyler söyleyenler gerçekten büyük bir tehlikedir. Süreci bozmaya cesaret edenlere karşı barış, demokrasi ve eşitliği isteyenler birlikte hareket etmeli ki süreç başarıya ulaşsın” dedi.
Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’ta yaptığı çağrı sonrası 26 Ekim’deki açıklamaya kadar geçen sürede Kürt Özgürlük Hareketi’nin attığı adımları hatırlatan Birlik, son atılan adımın çözümün önünü açmak için samimiyet göstergesi olduğunu söyledi. Kürtlerin bu adımla süreci sahiplendiklerini gösterdiğini sözlerine ekleyen Birlik, halkın çözüme güvenmesi için devletin de adım atması gerektiğini vurguladı. Birlik, “Bu adıma karşı meselenin muhataplarının da atacakları adım nedir? Birincisi sürecin ilerlemesini sağlayan kişi Sayın Öcalan’dır, şartları ve koşullarının düzeltilmesi gerekiyor. Bütün dünyada çözüme giden sorunlarda başta muhatapların şartları ve koşulları düzeltilmiştir. Bugüne kadar bu adım atılmadı. Meclis’te kurulan komisyon hala gidip bir görüşme gerçekleştirmedi. Bu büyük bir eksikliktir. Bu mücadeleyi başlatan, ‘Bunu demokratik yollarla çözeceğiz’ diyen Sayın Öcalan’dır. Bu süreç için oluşan komisyon esas muhatapla görüşmediği sürece nasıl çözüm olsun?” diye sordu.
Devletin atması gereken birinci adımın Abdullah Öcalan’ın şartlarının ve koşullarının düzeltilmesi olduğunu vurgulayan Birlik, Abdullah Öcalan’ın herkesle görüşmesi, tartışması ve fikir alışverişinde bulunması gerektiğini belirtti. “Kürt sorununun çözümü için şartları ve koşulları inşa edilmeli ki, bu fırsat oluşsun” diyen Birlik, şöyle devam etti: “Kürt Özgürlük Hareketi tarafından atılan adım tek başına kaldı. Devlet Bahçeli’nin de dile getirdiği gibi ‘Tek kanatla barış kuşu uçmaz.’ Birinci kanat için hem Sayın Öcalan hem hareketi tarihi adımlar attı. Sağlam, güçlü bir kanat var. Ama diğer taraftan diğer kanat hala boştur. Meselenin muhatabına ciddi bir şekilde yaklaşsınlar istiyoruz. 100 yıllık Türkiye ve Kürt halkının huzuru için çok önemli bir meseledir. Bu nedenle ciddiyetle yaklaşılması gerekiyor. Adım atacaklarsa bu samimiyetle adım atsınlar ki, bu süreç başarıya ulaşsın.”
3 Kasım2025
Mezopotamya Ajansı
